Turkish Journal of Agriculture: Food Science and Technology (Oct 2018)
Balık Hastalıkları ile Mücadelede Bitki Esansiyel Yağlarının Major Komponentlerinin Önemi Üzerine bir Araştırma
Abstract
Taninler, alkaloidler, terpenoidler ve fenolik bileşikler gibi esansiyel yağlardaki farklı fitokimyasalbileşenlerin mevcudiyeti anti-bakteriyel, anti-fungal ve anti-inflamatuar etkiler göstermektedir. Bu çalışmanın amacı üç bitkiye ait esansiyel yağın (Thymus vulgaris L., Centaurium erythraea Rafn. ve Foeniculum vulgare Mill) major bileşiklerinin balık hastalıkları ile mücadeledeki rolünü ortaya koymaktır. Ticari bir firmadan temin edilen esansiyel yağlara ait bileşenler GC/MS analizleriyle belirlendi. T. vulgaris’in en önemli bileşeni phenol, 2-methyl-5-(1-methylethyl) olarak adlandırılan karvakroldü (%40). Diğerleri ise linalool L (%15,11) ve benzene, methyl(1-methylethyl)- (%12,12) olarak belirlendi. C. erythraea’nın en zengin esansiyel yağı %34,90 ilebicyclo [3.1.1] hept-2-ene, 2,6,6-trimethyl-, (ñ)- diğer adıyla alfa-pinendi. Diğerleri sırasıyla heptacosane (%19,15) ve dotriacontane (%17,72) olarak bulundu. F. vulgare esansiyel yağı değerlendirildiğinde ise benzene, 1-methoxy-4-(1-propenyl)- (eş anlamlısı Cis-Anethol) %67,99 en önemli bileşen olarak bulundu, onu dl-Limonene (%16,03) ve benzene, 1-methoxy-4-(2-propenyl)- (%6,97) izledi. Kekiğin terapötik etkisi yüksek fenolik içeriğinden dolayıdır (özellikle karvakrol). F. vulgare esansyel yağındaki en önemli bileşenler antibakteriyel, antioksidan, antifungal ve antikanser etkileri olan anethole, fenchone ve limonene’ dir. Önceki çalışmalar gösteriyor ki alfa-pinene birçok patojenik gram negatif bakteri üzerinde inhibe edici etkiler göstermektedir. Bizim araştırmamızda bahsi geçen esansiyel yağların dominant bileşenleri, balık yetiştiriciliği ile ilgili hem in viv hemde in vitro önceki bulgularla uyumluluk arz etmektedir.
Keywords